Bir ebeveyn olarak, güvenliklerini sağlamak için sosyal medyanın çocuklara yönelik risklerini anlamak önemlidir. Sosyal medya hayatlarımızın ve çocuklarımızın hayatının ayrılmaz bir parçası haline geldi, ancak aynı zamanda bir takım potansiyel riskler de içeriyor. Bu yazıda, sosyal medyanın çocuklar için tehlikelerinden ve onları bu tehlikelerden koruyacak stratejilerden bahsedeceğiz.
Anket: Çocuklar için Sosyal Medyanın Riskleri
ExpressVPN’in anketi, çocukların sosyal medyada karşılaştığı riskleri ve deneyimledikleri tehlikeleri ortaya koyuyor. 4-13 yaş arası 2 bin çocuğun katılımıyla gerçekleştirilen ankete aynı zaman da ebeveynler de katılım göstermiştir.
Ankete göre, 4-13 yaş arası çocuklar sosyal medyada 4 yaşındaki çocuklar günde ortalama 21 dakika harcarken, 5 yaşındakiler 16 dakika, 6 yaşındakiler 19, 7 yaşındakiler 23 dakika, 8 yaşındakiler 24 dakika, 9 yaşındakiler 23, 10-11 yaşındakiler 32, 12 yaşındakiler 37 dakika ve 13 yaşındaki çocuklar 37 dakika harcıyor.
Ankete göre, 4-13 yaş arası çocukların deneyimlediği riskler aşağıdaki gibidir:
- Birinin onlara karşı kaba davranması
- Korkunç video ve fotoğraflar görmek
- Bir yabancının onlara bir şey aldırmaya çalışması
- Zorbalık
Ankete göre, 4-13 yaş arası çocuklar sosyal medyada yaşları, konum ve adresleri, görünüşlerini, cinsiyetleri ve o an ne yaptıkları ile ilgili gerçekleri söylemiyor. Çocuklara neden yalan söyledikleri sorulmasa da bunun cevabının internette kendilerini yabancılardan korumak istemesi olarak düşünülebilir.
Sosyal medya, çocukların arkadaş ve aileleri ve dünyayla bağlantı kurmaları için harika bir yol olabilir. Bununla birlikte, ebeveynlerin bilmesi gereken bir takım gizli riskler de vardır. Çocuklar için sosyal medyanın en yaygın iki riski siber zorbalık ve gizlilik riskleridir.
Siber Zorbalık
Siber zorbalık, çevrimiçi platformlar aracılığıyla gerçekleşen bir zorbalık biçimidir. Siber zorbalar, kurbanlarını hedef almak, taciz etmek ve aşağılamak için genellikle sosyal medyayı kullanır. Siber zorbalık, bir çocuğun ruh sağlığı üzerinde yıkıcı bir etkiye sahip olabilir ve depresyon, kaygı ve intihar düşüncelerine bile yol açabilir.
Siber zorbalığın en sinsi yönlerinden biri, kurbanın bilgisi dışında gerçekleşebilmesidir. Siber zorbalar, kurbanlarına eziyet etmek için genellikle anonim hesapplar veya sahte kimlikler kullanır, bu da kurbanların zorbalığın kaynağını belirlemesini zorlaştırır.
Ebeveynlerin siber zorbalığın belirtilerinden haberdar olmaları ve çocuklarının hedef alındığından şüphelenmeleri durumunda harekete geçmeleri önemlidir. Siber zorbalığın belirtileri arasında ani bir davranış değişikliği, çevrimiçi etkinliklerle ilgili konuşmalardan kaçınma veya sosyal medyadaki olumsuz gönderilerin artması yer alabilir.
Gizlilik Riskleri
Siber zorbalığa ek olarak, sosyal medyada çocuklar için bir takım gizlilik riskleri mevcuttur. Birçok sosyal medya platformu, kullanıcıların konumları, yaşları ve ilgi alanları gibi kişisel bilgilerini paylaşmalarına izin verir. Bu bilgiler, kötü niyetli kişiler tarafından çocukları hedef almak ve hatta onları takip etmek için kullanılabilir.
Ayrıca birçok sosyal medya platformu, kullanıcıların herkesin görebileceği fotoğraf ve videolar yayınlamasına olanak tanır. Bu, çocukların istemeden kendilerine zarar vermek için kullanılabilecek bilgi veya görüntüleri paylaşmalarına yol açabilir.
Ebeveynlerin sosyal medyanın gizlilik risklerinin farkında olmaları ve çocuklarının da bu risklerin farkında olmalarını sağlamaları önemlidir.
Çocuğunuz siber zorbalığa uğruyorsa ne yapmalısınız?
Bir çocuk siber zorbalığa uğruyorsa, ebeveynlerin onları korumak için harekete geçmesi önemlidir. İlk adım, çocukla konuşmak ve kendilerini güvende ve desteklenmiş hissettiklerinden emin olmaktır. Ekran görüntülerini kaydetme veya metin mesajlarını kopyalayıp yapıştırma gibi zorbalığı belgelemek de önemlidir.
Ebeveynler daha sonra sosyal medya platformu ile iletişime geçmeli ve zorbalığı bildirmelidir. Çoğu sosyal medya platformunun, kullanıcıları siber zorbalıktan ve diğer çevrimiçi taciz biçiimlerinden korumaya yönelik politikaları vardır.