Ana Sayfa Arama
Kategoriler
Servisler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

“Gelin Canlar Bir Olalım”

Erzincan İmam Hatip mezun ve Mensupları Derneği (ERİHMED)tarafından sosyal projeler kapsamında başlatılan “Gelin Canlar Bir Olalım, Diri Olalım ”projesi ile Araştırmacı yazar Muhammed İkbal Köseoğlu Ortadoğu Politikası ve Afrin Operasyonu konulu konferans verdi.

Bu haberin fotoğrafı yok

Erzincan İmam Hatip mezun ve Mensupları Derneği (ERİHMED)tarafından sosyal projeler kapsamında başlatılan “Gelin Canlar Bir Olalım, Diri Olalım ”projesi ile Araştırmacı yazar Muhammed İkbal Köseoğlu Ortadoğu Politikası ve Afrin Operasyonu konulu konferans verdi.

Erzincan il Müftülük konferans salonunda gerçekleştirilen konferansa Erzincan İmam Hatip mezun ve Mensupları Derneği (ERİHMED)  başkanı Burhan Çakır, Erzincan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Alıcı, Büyük Birlik Partisi Erzincan İl Başkanı Tolga Altınoluk, Büyük Birlik Partisi Erzincan merkez İlçe Başkanı Nilgün Türk, Erzincan İmam Hatip Okulları İl Platform başkanı Ali Şimşek, STK temsilcileri ve  davetliler katıldı.

Ortadoğu Politikası ve Afrin Operasyonu konulu konferans Beytullah hocanın okuduğu Kuran Tilaveti ile başladı. Açılış konuşmalarını yapmak üzere kürsüye gelen Erzincan İmam Hatip mezun ve Mensupları Derneği (ERİHMED)  başkanı Burhan Çakır, “Öncelikle vatan topraklarını kendi canlarından daha azizi bilen tüm şehitlerimize rabbimden rahmet diliyorum. Bugün Afrin’de şehidimiz var Allah ordumuzu her zaman muzaffer eylesin dedi.

Çakır İslam coğrafyasını adım adım dolaşan değerli hocamız Araştırmacı yazar Muhammed İkbal Köseoğlu’nu burada misafir ediyoruz. Allah Razı olsun bizleri kırmadı değerli çalışmalarını bizlere aktaracak” dedi.

Daha sonra söz alan Erzincan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Alıcı, “Ortadoğu hem Hristiyan hem Yahudiler için özellikle Katolik olunması istenen bir yer. Savaşların, Tartışmaların ve kaosların İsa Mesih’in gelmesini hızlandıracak etkiye sahip, Dinler tarihi dinleri tasnif ederken Yahudilik ve Hristiyanlığı “rıza ve lütuf dinleri” İslam’ı ise “izzet, itaat ve boyun eğme” dini olarak tipolojik açıdan sınıflandırır. Onların milletine, etnografik geleneklerine uymadıkça onlara boyun eğmedikçe bizden razı olmazlar. Diaspora Yahudilerinin temel özlemi, Tüm insanlığı köle kılacak, kurt ile kuzuyu yan yana yaşatacakları yeni Kudüs’ün Dünya’nın, Siyonizmin (Siyon dağının) başkenti oluşu, Ana yurda özlem odağı” dedi.

Aynı zamanda mavi Marmara gazisi olan Araştırmacı yazar Muhammed İkbal Köseoğlu Ortadoğu Politikası ve Afrin Operasyonu konulu sunumunu yaptı. Köseoğlu herkesi selamlayarak başladığı konuşmasın da; “ burada bulunmaktan dolayı mutluluğumu sizlerle paylaşmak istiyorum dedi.

Köseoğlu sunumun da; “Konumuz Ortadoğu ve Afrin olduğu için, Ortadoğu meselesini çok yönlü değerlendirmemiz gerekir. Bu mesele bir Müslüman olarak İslam tarihi açısından İslami

Eğer bir perspektif ile değerlendirdiğimizde başka konulara da değinmemiz gerekebilir. Ortadoğu politikamız ve Afrin operasyonu meselesini daha çok siyaset bilimi, uluslar arası ilişkiler çerçevesi üzerinden değerlendireceğiz. 

Vakti zamanın da çok uzun zaman önce Ortadoğu konusunda uzman bir yazarımızın konuşmasında sunuculuk yaparken konuşmacımızın ilk konuşması şu oldu. Burası Ortadoğu değil dediğinde ne söylemek istediğini anlamamıştım. Yıllar sonra ne demek istediğini anladım. Aslında Ortadoğu denildiğinde Avrupa da batı merkezli tanımlama yapmamdan dolayı beni eleştirmişti. Şuanda çok zor günler geçiriyoruz hatta daha da zor zamanlar geleceğini düşünüyorum. Genellikle bu tür toplantılarımızda bizlerden çok fazla bilgi aktarımı bekleniyor. Bizler ise sahada gördüğümüz ve üzerimize gittikçe gelen büyük bir tehlikeyi gördüğümüz için o bilgilendirmelerden daha çok bizlere göre o tehlikenin bertaraf edilmesi gerektiğini hissediyoruz. Kısaca Türkiye ülke olarak bizim Ortadoğu ile ilgili nasıl bir zihin tasarrufumuz var. Bu konuda çok kısa değinmek istiyorum diyen araştırmacı yazar Muhammed İkbal Köseoğlu, bugün biz Türkiye’nin Ortadoğu politikasını ki Ortadoğu deyince burada birçok ülke var, her birini ele alsak zaman yetmez. Biz burada Ortadoğu deyince Suriye ve Afrini değerlendirelim. Bu olanları anlayabilmek için bizim Türkiye olarak Ortadoğu ile ilgili tasarrufumuz hakkında bilmemiz gerekenler var. 

Cumhuriyeti kuran kadrolar, Osmanlı yıkıldıktan sonra kendilerine model olarak batılı ülkeleri model olarak aldılar. Türkiye’nin batı tipi bir ülke olmasına karar verdiler. Bu karar verilişin tabi bir sonucu olarak Cumhuriyetin kurulmasından birinci dünya savaşına kadar geçen sürede Ortadoğu bizim hiçbir gündemimizde yoktu. Zaten bize ait topraklardı. Çok büyük bir kısmını savaşlarda bir o kadar kısmını da masalarda kaybetmek zorunda kaldığımız topraklardı. O dönemlerde ulusçuluk dediğimiz fikriyatın zirve yaptığı yıllarda Arap dünyası içerisinden birçok Arap devletleri çıkarıldı. Sonra cihan hâkimiyetini kaybetmişiz ölüm kalım savaşı veriyoruz, ayakta kalmaya çalışıyoruz, birçok bedeller ödeyerek şuan bulunduğumuz topraklarda kala bilmişiz. Eğer bugün bize bir itibar varsa insanlar gittiğimiz yerde bize hürmet edip ağırlıyorlarsa inanın Osmanlının torunları olduğumuz için bize çok iyi davranılıyor.

Birçok İslam coğrafyasında yer dolandığını Türk olmanın ayrıcalığını anlatacağı çok şeyler olduğunu belirten aynı zaman da Mavi Marmara gazisi de olan ilahiyatçı araştırmacı yazar Muhammed İkbal Köseoğlu Afrin operasyonu hakkında da yaptığı açıklamalar sonrası şehitlerimiz için yaptığı dua sonrası kendisi gibi mavi Marmara gazisi olan Alaattin Önel tarafından plaket takdim edildi.

Program katılımcılar ile birlikte çekilen toplu fotoğraflar sonrası konferans sona erdi.

Haberler