MERSİN (İGFA) – Dolu dolu bir programla Mersin’i gezen öğrenciler, ören yerleri gezisi ile de Mersin’in önemli tarihi ve turistik yerlerini gezdiler. Kanlıdivane, Cennet Cehennem Obrukları ile Elaiussa Sebaste Antik Kenti’ni gezen öğrenciler, keyifli bir gün geçirdi.
Akça: “Kanlıdivane Antik Kenti, geçmişi 2 bin 300 yıl önceye dayanan bir yerleşim yeri”
Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı’nda arkeolog olarak görev yapan Başar Akça, Mersin’in 9 bin yıllık kenti olarak anılan, hem tarihi topraklarına, hem de antik dünyadaki ören yerlerine giriş yaptıklarından söz ederek, geziye Kanlıdivane Antik Kenti ile başladıklarını kaydetti. Akça, “Kanlıdivane Antik Kenti, geçmişi 2 bin 300 yıl öncesine dayanan bir yerleşim yeri. Öğrenciler buradaki kiliseleri, kalıntıları, obrukları gezdiler ve çok etkilendiler. Gerek fotoğraf çekimleri, gerekse de birbirleriyle etkileşimleri oldukça iyiydi. Sonrasında Elaiussa Sebaste Antik Kenti’ne gittik. Burası, özellikle zeytinyağı üretimi ile alakalı çok önemli bir merkez. Orada zeytinyağının nasıl üretildiği ve amforaların nerede doldurulduğu konusunda bilgiler aldılar. Son durak olarak ise Mersin’in en önemli turizm merkezlerinden biri olan Cennet Cehennem Obrukları’na geldik. Özellikle Cehennem Obruğu’ndan çok etkilendiler. Sonrasında da Cennet Obruğu’na indik” dedi.
Arseniev: “Tarihte bir yolculuğa çıktım ve bu beni çok etkiledi”
Konuk öğrencilerden Felix Arseniev, Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen programı çok güzel bulduğundan bahsederek, “Tek başıma seyahat ettiğimde, fazla bir şey öğrenemiyorum. Burada insanlarla birlikte, buranın kültürünü daha rahat öğreniyorum. Çok renkli bir kültürü var. İnsanlar sıcakkanlı ve programlardan da gayet memnunum. En çok hoşuma giden şey de, bu tarihi yerlerin halen ayakta ve dimdik duruyor olması. Demek ki insanlar bunları iyi koruyorlar, bakımlarını iyi yapıyorlar. Tarihte bir yolculuğa çıktım ve bu beni çok etkiledi” diye konuştu.
Atasoy: “İçeriği güzel olan çok dolu bir program”
Etkinliğe katılan Türk öğrencilerden Berkay Atasoy ise, Mersin’de yaşayan bir vatandaş olarak kendisinin bile görmediği yerler olduğundan söz ederek, “Çok dolu bir program. Çok sayıda farklı insanla tanışıp, onlarla birlikte güzel etkinlikler yaptığımız bir program oldu. Genel olarak memnunum. Programa geçen sene katıldım ve Almanya’ya gittik. Orada 2 hafta kaldık ve yine orada da aynı şekilde geziler, ziyaretler düzenlediler. Farklı oyunlar ve etkinlikler yaptık. Programın içeriği güzeldi” ifadelerini kullandı.
Öğrenciler Tarsus Doğa Parkı’na unutulmayacak bir anı bıraktı
Gezi kapsamında tarihi kent Tarsus’a da giden öğrenciler, Tarsus Doğa Parkı’na unutulmayacak bir anı bıraktı. Hep birlikte fidan dikimi gerçekleştiren öğrenciler, ‘Bu Alandaki Ağaçlandırma Çalışması Multi Öğrenci Değişim Programı Katılımcıları Tarafından Yapılmıştır’ tabelasının üzerine isimlerini yapıştırdı.
Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı’nda arkeolog olarak görev yapan Başar Akça, fidan dikimiyle ilgili konuşarak, “Tarsus Doğa Parkı’na gelerek, burada fidan dikimi gerçekleştirdik. Bu organizasyon kapsamında buraya güzel bir hatıra bıraktık” dedi.
Parlow: “Fidan dikme fikrini çok sevdim, çünkü çevreye katkıda bulunuyorlar”
Değişim programı kapsamında Mersin’e gelen Anna Van Wedel Parlow, fidan dikimi etkinliğini değerlendirerek, “Öğrencilerimiz burada ve ben bu fikri çok sevdim, çünkü çevreye katkıda bulunuyorlar. Belki birkaç yıl sonra tekrar buraya geldiklerinde, bu ağaçların büyümüş olduğunu görecekler. Çok güzel bir fikir olduğunu düşünüyorum. Ben bu yıl 2 farklı ülkede bulundum. Belki 2 yıl sonra buraya tekrar geleceğim ve bu ağaçların büyüdüğünü görmek beni çok mutlu edecek” diye konuştu.
Mersin’i çok beğendiğini cümlelerine ekleyen Parlow, “Mersin’de çok ilginç çalışmalar yaptık, atölyelerde bulunduk. Şunu söyleyebilirim ki, liderlerin hazırladığı programdan çok memnunuz ve genel olarak öğrencilerimiz de çok mutlular” ifadelerine yer verdi.